#68 THE TREATY OF SISTOVA: THE FINAL ACT OF THE OTTOMAN-AUSTRIAN STRUGGLE AND THE REESTABLISHMENT OF EUROPEAN DIPLOMATIC BALANCE (1791)
ZİŞTOVİ ANLAŞMASI: OSMANLI-AVUSTURYA ÇEKİŞMESİNİN SON PERDESİ VE AVRUPA DİPLOMASİ DENGESİNİN YENİDEN KURULMASI (1791)
tarihland-iniz / you have been historicized
The Treaty of Sistova, signed in 1791, marked the conclusion of the Ottoman-Austrian War of 1787-1791. This treaty is a significant historical document that ended hostilities between the Ottoman Empire and the Habsburg Monarchy, setting the stage for subsequent geopolitical dynamics in Southeast Europe. To understand the implications of this treaty, it is essential to delve into the causes that led to the war, the course of the conflict, the terms of the treaty itself, and its broader impact on European diplomacy and the balance of power.
Causes Leading to the War
The roots of the Ottoman-Austrian War of 1787-1791 can be traced to a combination of territorial ambitions, shifting alliances, and internal challenges faced by the Ottoman Empire. The Habsburg Monarchy, driven by a desire to expand its influence in the Balkans, saw the weakening Ottoman state as an opportunity. The Austrians, allied with Russia, aimed to capitalize on the Ottoman's internal strife and military challenges.
During this period, the Ottoman Empire was experiencing significant administrative inefficiencies and power struggles, weakening its ability to defend its territories effectively. The ongoing Russo-Turkish War, which began in 1787, further strained Ottoman resources. The Austro-Russian alliance sought to exploit these vulnerabilities, leading to Austria's declaration of war against the Ottoman Empire in 1788.
The political landscape of Europe in the late 18th century was marked by a complex web of alliances and rivalries. The Habsburg Monarchy's ambitions were not merely territorial but also aimed at countering the influence of other major powers, particularly France and Prussia. The Ottoman Empire, on the other hand, was striving to maintain its territorial integrity amidst external pressures and internal decay.
The Course of the War
The Ottoman-Austrian War of 1787-1791 witnessed several significant battles and strategic maneuvers. Initially, the Austrian forces achieved notable victories due to their superior military organization and the disarray within the Ottoman ranks. The capture of strategic locations such as Belgrade underscored the Austrians' early successes.
However, the war was far from a straightforward conquest. The Ottoman forces, despite facing internal challenges, managed to regroup and launch effective counteroffensives. One notable engagement was the Battle of Karansebes in 1788, which became infamous due to the confusion and miscommunication within the Austrian ranks, resulting in a chaotic retreat. This incident highlighted the complexities and unpredictabilities of 18th-century warfare.
As the war progressed, both sides suffered significant casualties and logistical strains. The harsh winters, disease, and supply shortages added to the challenges faced by the combatants. By 1790, both empires were increasingly inclined towards seeking a negotiated settlement to avoid further escalation and depletion of resources.
The Treaty of Sistova
The Treaty of Sistova, signed on August 4, 1791, brought an end to the protracted conflict between the Ottoman Empire and the Habsburg Monarchy. The negotiations took place in the town of Sistova (modern-day Svishtov, Bulgaria), reflecting a mutual eagerness to conclude hostilities and restore stability to the region.
The terms of the Treaty of Sistova were relatively moderate, reflecting the war-weariness of both empires and their desire to avoid further conflict. The key provisions of the treaty included:
1. Territorial Adjustments: Austria agreed to return most of the territories it had occupied during the war, including Belgrade, while retaining only a few minor territorial adjustments. The Ottomans managed to preserve the core of their Balkan territories, maintaining a significant presence in the region.
2. Restoration of Pre-War Boundaries: The treaty essentially restored the borders to their pre-war status, ensuring that neither side gained substantial new territories. This provision aimed to stabilize the region and prevent future disputes over territorial claims.
3. Prisoner Exchange: Both sides agreed to the exchange of prisoners of war, facilitating the return of soldiers and civilians who had been captured during the conflict. This provision helped to mitigate the human cost of the war and promote reconciliation between the two empires.
4. Non-Interference Clauses: The treaty included clauses that prohibited both empires from interfering in each other's internal affairs, fostering a sense of mutual respect and sovereignty. This provision was crucial for maintaining peace and preventing future conflicts.
Conclusion and Impact
The Treaty of Sistova holds a significant place in the history of the Ottoman Empire and the Habsburg Monarchy. It marked the end of a costly and complex conflict, demonstrating the intricate interplay of power politics in 18th-century Europe. For the Ottoman Empire, the treaty provided a much-needed respite, allowing it to address internal issues and focus on necessary reforms. For Austria, the treaty affirmed its status as a key player in the Balkans, setting the stage for future engagements in the region.
In the broader context of European diplomacy, the Treaty of Sistova reflected the shifting alliances and power dynamics of the late 18th century. It underscored the importance of negotiated settlements in maintaining a balance of power and preventing prolonged conflicts. The treaty also highlighted the resilience of the Ottoman Empire, which, despite its internal challenges, managed to emerge with its territorial integrity largely intact.
Selected Bibliography
Kılıç, Deniz. “Ziştovi Ve Yaş Görüşmeleri Örneği Üzerinden Osmanlı Diplomasisini Okumak”. Cihannüma Tarih Ve Coğrafya Araştırmaları Dergisi 3, sy. 1 (Temmuz 2017): 95-107. https://doi.org/10.30517/cihannuma.332044.
Kılıç, Deniz. “Ziştovi Ve Yaş Görüşmeleri Örneği Üzerinden Osmanlı Diplomasisini Okumak”. Cihannüma Tarih Ve Coğrafya Araştırmaları Dergisi 3, sy. 1 (Temmuz 2017): 95-107. https://doi.org/10.30517/cihannuma.332044.
Koçak, Z. (2018). Son Osmanlı-Avusturya Mücadelesinde Değişen Dengeler ve Ziştovi Antlaşması. Gazi Akademik Bakış, 11(22), 261-289. https://doi.org/10.19060/gav.437817
Kurtaran, Ugur, ve Zeynep Karaca. “XVIII. Yüzyıl Osmanlı-Avusturya İlişkilerinde Diplomatik Temasın Görünen Yüzü: Hediyeleşme”. Tarih Ve Gelecek Dergisi 6, sy. 4 (Aralık 2020): 1187-1218. https://doi.org/10.21551/jhf.820533.
Mayer, M. Z. (2004). The Price for Austria’s Security: Part I1 - Leopold 11, the Pmssian Threat, and the Peace of Sistova, 1790–1791. The International History Review, 26(3), 473–514. https://doi.org/10.1080/07075332.2004.9641037
Sel Turhan, F. (2018). 1788-1791 Osmanlı-Avusturya Savaşı Sırasında Alınan Savaş Esirleri Meselesi. Studies of The Ottoman Domain (Osmanlı Hakimiyet Sahası Çalışmaları), 8(14), 13-42.
Solak, M. (2020). Osmanlı-Habsburg Hudûd Tahdîdine Bir Örnek: Ziştovi Sonrası Bosna Hudûdunun Tafsilatı (27 ARALIK 1795). Karadeniz Araştırmaları, 17(67), 631-656.
1791'de imzalanan Ziştovi Anlaşması, 1787-1791 Osmanlı-Avusturya Savaşı'nın sona ermesini sağlamıştır. Bu anlaşma, Osmanlı İmparatorluğu ile Habsburg Monarşisi arasındaki düşmanlıkları sona erdiren ve Güneydoğu Avrupa'daki sonraki jeopolitik dinamikleri şekillendiren önemli bir tarihi belgedir. Bu makalede, savaşa yol açan nedenler, çatışmanın seyri, anlaşmanın maddeleri ve Avrupa diplomasisi ve güç dengesi üzerindeki daha geniş etkileri ele alınacaktır.
Savaşa Yol Açan Nedenler
1787-1791 Osmanlı-Avusturya Savaşı'nın kökenleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun karşılaştığı iç zorluklar, değişen ittifaklar ve toprak hırslarının bir kombinasyonuna dayanmaktadır. Balkanlar'da etkisini artırmak isteyen Habsburg Monarşisi, zayıflayan Osmanlı devletini bir fırsat olarak görüyordu. Avusturyalılar, Rusya ile müttefik olarak, Osmanlı'nın iç çekişmelerinden ve askeri zorluklarından yararlanmayı hedefledi.
Bu dönemde Osmanlı İmparatorluğu, idari verimsizlikler ve güç mücadeleleri nedeniyle topraklarını etkin bir şekilde savunma kapasitesini zayıflatıyordu. 1787'de başlayan devam eden Rus-Türk Savaşı, Osmanlı kaynaklarını daha da zorladı. Avusturya-Rusya ittifakı, bu zayıflıklardan yararlanarak, 1788'de Osmanlı İmparatorluğu'na karşı savaş ilan etti.
18. yüzyılın sonlarındaki Avrupa'nın siyasi manzarası, karmaşık ittifaklar ve rekabetler ağı ile şekilleniyordu. Habsburg Monarşisi'nin hedefleri sadece toprak kazanımlarıyla sınırlı değildi; aynı zamanda Fransa ve Prusya gibi diğer büyük güçlerin etkisini dengelemeyi amaçlıyordu. Öte yandan Osmanlı İmparatorluğu, dış baskılar ve iç çöküşler arasında toprak bütünlüğünü korumaya çalışıyordu.
Savaşın Seyri
1787-1791 Osmanlı-Avusturya Savaşı, birkaç önemli savaş ve stratejik manevralara sahne oldu. Başlangıçta, Avusturya kuvvetleri, üstün askeri organizasyonları ve Osmanlı saflarındaki düzensizlik nedeniyle kayda değer zaferler kazandı. Belgrad gibi stratejik yerlerin ele geçirilmesi, Avusturyalıların erken dönemdeki başarılarını ortaya koydu.
Ancak, savaş basit bir fetihten uzaktı. Osmanlı kuvvetleri, iç zorluklara rağmen toparlanmayı ve etkili karşı saldırılar düzenlemeyi başardı. 1788'deki Karansebes Savaşı, Avusturya saflarındaki kafa karışıklığı ve yanlış iletişim nedeniyle kaotik bir geri çekilmeye yol açmasıyla ünlendi. Bu olay, 18. yüzyıl savaşlarının karmaşıklıklarını ve öngörülemezliklerini gözler önüne serdi.
Savaş ilerledikçe, her iki taraf da önemli kayıplar ve lojistik zorluklar yaşadı. Sert kışlar, hastalıklar ve tedarik sıkıntıları, savaşan güçlerin karşılaştığı zorluklara eklendi. 1790 yılına gelindiğinde, her iki imparatorluk da kaynaklarının tükenmesinden ve daha fazla tırmanmadan kaçınmak için giderek artan bir şekilde müzakere edilmiş bir çözüme yöneliyordu.
Ziştovi Anlaşması
Ziştovi Anlaşması, 4 Ağustos 1791'de imzalanarak Osmanlı İmparatorluğu ile Habsburg Monarşisi arasındaki uzun süren çatışmayı sona erdirdi. Görüşmeler, düşmanlıkları sona erdirme ve bölgeye istikrar kazandırma arzusunu yansıtan Ziştovi (günümüz Sviştov, Bulgaristan) kasabasında yapıldı.
Ziştovi Anlaşması'nın maddeleri, her iki imparatorluğun savaş yorgunluğunu ve daha fazla çatışmadan kaçınma isteğini yansıtarak nispeten ılımlıydı. Anlaşmanın temel hükümleri şunları içeriyordu:
1. Toprak Düzenlemeleri: Avusturya, Belgrad dahil olmak üzere savaş sırasında işgal ettiği toprakların çoğunu geri vermeyi kabul etti, ancak bazı küçük toprak düzenlemelerini elinde tuttu. Osmanlılar, Balkanlardaki çekirdek bölgelerini koruyarak bölgede önemli bir varlık sürdürdü.
2. Savaş Öncesi Sınırların Yeniden Tesisi: Anlaşma, sınırları savaş öncesi durumuna geri getirerek, hiçbir tarafın önemli yeni topraklar kazanmadığından emin oldu. Bu madde, bölgeyi istikrara kavuşturmayı ve gelecekteki toprak iddiaları üzerindeki anlaşmazlıkları önlemeyi amaçlıyordu.
3. Esir Değişimi: Her iki taraf da savaş sırasında esir düşen asker ve sivillerin iadesini kolaylaştıracak bir esir değişimini kabul etti. Bu madde, savaşın insani maliyetini hafifletmeye ve iki imparatorluk arasında uzlaşmayı teşvik etmeye yardımcı oldu.
4. İçişlerine Müdahale Etmeme Maddeleri: Anlaşma, her iki imparatorluğun birbirlerinin iç işlerine karışmalarını yasaklayan maddeler içeriyordu, karşılıklı saygı ve egemenlik duygusunu pekiştiriyordu. Bu madde, barışı korumak ve gelecekteki çatışmaları önlemek için kritik öneme sahipti.
Sonuç ve Etkileri
Ziştovi Anlaşması, Osmanlı İmparatorluğu ve Habsburg Monarşisi tarihindeki önemli bir yere sahiptir. Maliyetli ve karmaşık bir çatışmayı sona erdirerek, 18. yüzyıl Avrupa'sındaki güç politikalarının karmaşık etkileşimini gözler önüne serdi. Osmanlı İmparatorluğu için anlaşma, iç sorunları ele almak ve gerekli reformlara odaklanmak için çok ihtiyaç duyulan bir mola sağladı. Avusturya için ise anlaşma, Balkanlar'da önemli bir oyuncu olarak statüsünü pekiştirerek gelecekteki angajmanlar için zemin hazırladı.
Avrupa diplomasisinin daha geniş bağlamında, ZiştoviAnlaşması, 18. yüzyılın sonlarındaki değişen ittifaklar ve güç dinamiklerini yansıttı. Güç dengesini korumanın ve uzun süreli çatışmaları önlemenin önemini vurguladı. Anlaşma aynı zamanda, iç zorluklara rağmen toprak bütünlüğünü büyük ölçüde koruyan Osmanlı İmparatorluğu'nun direncini de ortaya koydu.
Seçilmiş Kaynakça
Kılıç, Deniz. “Ziştovi Ve Yaş Görüşmeleri Örneği Üzerinden Osmanlı Diplomasisini Okumak”. Cihannüma Tarih Ve Coğrafya Araştırmaları Dergisi 3, sy. 1 (Temmuz 2017): 95-107. https://doi.org/10.30517/cihannuma.332044.
Kılıç, Deniz. “Ziştovi Ve Yaş Görüşmeleri Örneği Üzerinden Osmanlı Diplomasisini Okumak”. Cihannüma Tarih Ve Coğrafya Araştırmaları Dergisi 3, sy. 1 (Temmuz 2017): 95-107. https://doi.org/10.30517/cihannuma.332044.
Koçak, Z. (2018). Son Osmanlı-Avusturya Mücadelesinde Değişen Dengeler ve Ziştovi Antlaşması. Gazi Akademik Bakış, 11(22), 261-289. https://doi.org/10.19060/gav.437817
Kurtaran, Ugur, ve Zeynep Karaca. “XVIII. Yüzyıl Osmanlı-Avusturya İlişkilerinde Diplomatik Temasın Görünen Yüzü: Hediyeleşme”. Tarih Ve Gelecek Dergisi 6, sy. 4 (Aralık 2020): 1187-1218. https://doi.org/10.21551/jhf.820533.
Mayer, M. Z. (2004). The Price for Austria’s Security: Part I1 - Leopold 11, the Pmssian Threat, and the Peace of Sistova, 1790–1791. The International History Review, 26(3), 473–514. https://doi.org/10.1080/07075332.2004.9641037
Sel Turhan, F. (2018). 1788-1791 Osmanlı-Avusturya Savaşı Sırasında Alınan Savaş Esirleri Meselesi. Studies of The Ottoman Domain (Osmanlı Hakimiyet Sahası Çalışmaları), 8(14), 13-42.
Solak, M. (2020). Osmanlı-Habsburg Hudûd Tahdîdine Bir Örnek: Ziştovi Sonrası Bosna Hudûdunun Tafsilatı (27 ARALIK 1795). Karadeniz Araştırmaları, 17(67), 631-656.Thanks for reading Tarihland-iniz! Subscribe for free to receive new posts and support my work.